MÜBAREK PEYGAMBER EFENDİMİZ(sallallahu aleyhi ve sellem),in MUCİZESİ
15:27Adsız
Ebu Hureyre (r.a) şöyle dedi:
Kendisinden, başka ilah bulunmayan Allah'a yemin ederim ki, ben bazen açlıktan karnımı yere dayar bazen de karnıma taş bağlardım. Bir gün sahabilerin geçtikleri yol üzerine oturmuştum. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) benim yanımdan geçti ve beni görünce gülümsedi. Kalbimden geçeni yüzümden anladı ve:
-"Ebu Hureyre" dedi. Ben:
-Buyurunuz, yâ Resulallah! dedim. Resûl-i Ekrem:
-"Beni takip et" buyurdu ve yoluna devam etti. Ben de peşinden yürüdüm. Hz. Peygamber evine girdi; ben de girmek için izin istedim; izin verdi; içeri girdim. Bir kap içinde süt buldu ve:
-"Bu süt nereden geldi? diye sordu.
-Falan erkek veya falanca kadın onu size hediye etti, dediler. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem:
-"Ebu Hureyre!" diye seslendi. Ben: -Buyurunuz ya Resulullah! dedim. -Suffe ehline git, onları bana çağır" buyurdu. Ebu Hureyre der ki:
Suffe ehli İslam konuklarıydı. Onların ne sığınacak aileleri, ne mallan, ne de bir kimseleri vardı. Peygam-ber'e bir sadaka geldiğinde, onlara gönderir, kendisi de ondan bir parça alır ve böylece gelen hediyeyi onlarla paylaşırdı. Hz. Peygamberin Suffe ehlini davet etmesi hoşuma gitmedi. Kendi kendime: Bu süt, suffe ehli ara­sında kime yetecek ki! O sütü içmek suretiyle kuvvetlenmeye ben daha çok hak sahibiyim. Oysa onlar geldiğinde Resulullah bana emreder, ben de onlara veririm; belki de o sütten bana kalmaz. Fakat Allah'ın ve Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in enirine itaat etmemek de olmaz, dedim. Neticede onlara gittim ve kendilerini davet ettim. Onlar bu daveti kabul ettiler ve içeri girmek için izin istediler, kendilerine izin verildi ve onlar da evde yerlerini aldılar. Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem):
-"Ebu Hureyre!" diye seslendi. Ben:
-Buyurunuz yâ Resulullah! dedim.
-"Al, onlara ver!" buyurdu. Ben de süt kabım aldım, herkese vermeye başladım. Verdiğim kişi kanıncaya kadar içiyor sonra geri veriyordu. En sonunda kabı eline aldı. Topluluğun hepsi süte kanmışlardı. Resulullah kabı alıp elinde tuttu ve bana kalkıp gülümsedi. Sonra:
-"Ebu Hureyre" dedi.
-----—------------------------­---------------------------------------------­--------
-Buyurunuz yâ Resulullah, dedim.
-"Bir ben kaldım, bir de sen" buyurdu. Ben:
-Doğru söylediniz, yâ Resulullah, dedim.
-"Otur da iç" buyurdu. Ben de oturdum ve içtim. Sonra yine:
-"Otur iç" buyurdular. Yine oturdum ve içtim. Resûl-i Ekrem durmadan:
-"İç, iç" buyuruyordu. Sonunda ben:
-Hayır. Seni Hak Peygamber olarak gönderen Allah'a yemin ederim ki, artık içecek yerim kalmadı, dedim.
-"Bana ver" buyurdu. Kabı Resul-i Ekrem'e verdim, Allah Teala'ya hamdetti, besmele çekti ve kalan sütü kendisi içti. (Buhari)
Published with Blogger-droid v2.0.9

Benzerler
YORUMLAR